~İNCE HESAPLAR~

-“Başka çaremiz kalmadı artık oğlum…Çok kısa zaman sonra köşkte elden gidecek…Borçta gırtlağa dayandı.Kimse durumu fatketmeden,Hanzadelerin kızıyla evleneceksin…” Burak duyduklarından sonra keskin bakışlarını babasına çevirip,
-“Neler söylüyorsun sen baba…Daha kızı tanımıyorum bile…Birkaçkere gazetelerde haberlerini okumuştum sadece…Üstelik çokta çirkin.Sırf durum kötü diye,beni nasıl bu ateşe atarsın…”Hırslı bakışlarının altında yatan düşünceleride bir bir çıkıyordu ağzından…
-“Resul bey zaten hasta…Yaşıda epeyce var.Üç beş seneye ölür gider.Bu hayattaki tek varisi kızı İnci…Bir düşünsene aptal,önüne serilecek imkanları….Evleneceksin…Sen onunla evleneceksinki hepimizi bu uçurumdan çıkaracaksın….”Burak çaresizce bakışlarını annesine çevirdi bu sefer.
-“Anne bişey söylesene…Olmaz desene…”Sohbet
-“Baban haklı oğlum…Tek umudumuz,senin o kızla evlenmen artık…”
-“Delirmişsiniz…Bunun başka açıklaması olamaz…”
Burak o sinirle köşkten çıkıp,ortaköydeki eğlence mekanlarından birine gitmişti hemen…İçeri girdiğinde cebini yoklayınca,yanında fazlada parası kalmadığını görüp,gerisingeri dışarı çıkmıştı tekrar…Alıştığı o zengin yaşam,babasının işlerinin kötüye gitmesiyle ellerinden kayıyordu günden güne.Alışkın olduğu standartların altına düşmek düşüncesi bile o gece anne ve babasına hakvermesine yetmişti…..
**********
Avını gözüne kestirmiş bir avcı misali,Hanzadelerin ilişkii olduğu tüm ortamlarda bulunmaya başlamıştı sonraki günlerde…İnci ile tanışabilme fırsatınıda,kendisine göre çok basit tavlama yöntemleriyle kolayca yakalamıştı…Hayatını baba parasıyla idame eden biri için oldukça basitti,bu zengin kızın hayatına girmek…

Fakat Burak,peşine düştüğü kızı tanıdıkça,günden güne ne kadar yanıldığınıda anlıyordu…Sadece yalan yalnış haberlerle görüp tanıdığı kişinin ne kadar masum bir kişilik olduğunu anladığında,hakkında edindiği izlenimlerin tamamen yalnış olduğunuda anlamıştı…İnci çok güzel bir kız olmasada,insanlara karşı davranışlarıyla,fakir kesime yaptığı yardımlarla ve zenginliğini hiç önemsememesiyle okadar şaşırtmıştıki Burak ı….

Arkadaşlık çerçevesinde ilerleyen ilişkilerinde,birçok farklı yönü kendisini etkilesede,asıl amacındanda dönemiyordu ailesi için….Amacı sadece onunla evlenip,babası öldükten sonra mirasına ortak olup kendi ailesini saplandığı bataklıktan kurtarmaktı elbette….
********
Tanışmalarının üzerinden biraz zaman geçmiş,kendinede fazlasıyla inandırmıştı İnci yi…Tıpkı planladıkları gibi kısa bir zaman sonrada,muazzam bir servetin sahibi Resul Hanzade nin biricik kızı,İnci yi nikah masasına oturmaya ikna etmişti Burak…Sahilde hazırladığı muazzam bir süprizle onu şaşırtmış,daha sonrada biranda önünde diz çöküp,cebinden çıkardığı yüzüğü uzatarak evlenme teklifi etmişti….İnci o an denize doğru adımlar atarak,
-“Seninle evlenmeyi elbette
çok istiyorum…Ama tek düşündüğüm senin bu evliliği ne kadar istediğin Burak…Şimdi gözlerini kapa ve karşında çok fakir bir insanı hayal et….Yine aynı teklifi yaparmıydın ozaman?”Şaşırmıştı sorduğu bu garip soru karşısında…Kendi söylediklerine,daha kendisi inanmaz bir düşüncele,
-“Evlilik,hayat arkadaşlığı maddiyat için yapılmaz İnci….Sen çok fakir biri olsaydın ve çok zor bir hayatın olsaydı ben yine burada olurdum ve yine bu yüzüğü sana uzatıp aynı teklifi yapardım…”İnci o an gülümseyerek arkasını dönmüş, uzattığı yüzüğü ve evlilik teklifini kabul etmişti sevinçle…Bir ay sonrada çok kalabalık ve güzel bir düğünle evlendiler…
***********
Burak ın ailesinin istediği gibi olmuştu herşey…Kısa zamanda da oğullarının desteğiyle durumlarını düzelteceklerini düşünüp seviniyorlardı….Ve yavaş yavaşta,Burak ın banka hesaplarına yatırdığı paralarla istedikleri olmaya başlamıştı.

Fakat evliliklerinin üzerinden kısa bir zaman geçtikten sonra İnci çok talihsiz bir kaza geçirmişti…Burak odasında hazırlanırken,bir gürültü duymuş koşup baktığında,köşkün merdivenlerinin dibinde baygın bir şekilde bulmuştu eşini…Merdivenlerden düşmüş olmalıydı…Hemen İnci yi arabaya bindirip,Hanzadelerin özel doktorlarına götürdüğünde,hemen ameliyata alınmıştı…Uzun süren bu ameliyatın sonunda,vücudunda oluşan ağır darbelerden ötürü kısmi felç geçirdiğini ve bundan sonra yürüyemeyeceğini öğrenmişti İnci nin….Zaten severek evlenmediği bu kadının birde kötürüm haline katlanma düşüncesi içini kemirmişti adeta…Çaresiz bunada katlanmak zorundaydı herşey istedikleri gibi olana kadar….Ama babasıyla en başında konuştukları gibi Resul bey hastalığına yenilip ölmemiş,günden güne sağlığıda iyiye gitmişti düşündüklerinin aksine….

Fakat Resul hanzade,kızının sakat kaldığı o günlerde yalnış yaptığı bir yatırım sonucu birden çöküşe geçmişti…O büyük servet günden güne tükenmeye başlamıştı biranda….Hanzade mülküne peşpeşe gelen hacizler,o görkemli serveti de kısa zamada eritmişti adeta…Burak ve ailesi neler umuyorken,ne durumlarla karşılaşmışlardı….

Kendi babasının elinde kalan tek mülkü köşküne haciz gelip iflas bayrağını çektiğinde,düşündüklerini elde edememenin hırsına kalbi yenik düşmüş,geçirdiği krizle de vefat etmişti….Resul Hanzadenin öleceği günü beklerken,kurduğu hayallere kavuşamadan göçüp gitmişti bu dünyadan…..
***********
Orta düzeyde bir hayat, kötürüm bir eş ve hep başlarında duran ihtiyar bir adamın göz hapsiydi artık payına düşen…Planları tutmamıştı düşündükleri gibi.Ve Burak bu duruma katlanamıyor,geceleri uyku uyuyamıyordu adeta…İstediği hayat bu deildi asla.Görkemli malikanelerde geçireceği ışıltılı bir hayattı istediği….Tüm bu olanların üzerinden fazla bir zaman geçmemiştiki,bir akşam eve geldiğinde Resul bey in gözleri önünde,İncinin avuçlarına sıkıştırmıştı boşanma davasının tebligatını….En başında türlü yalanlarla kendine inandırdığı İnci yi,bu kötürüm ve fakir haliyle asla kabul edemeyeceğini üzerine basa basa haykırdı ikisinede….
************
Mahkemeye de tekerlekli sandalyeyle getirmişti Resul bey kızını….Tek celsede Hakim in boşamasının ardından,üzerinden bir yük kalkmışcasına,yeni hedeflerine koşar gibi güler yüzle duruşma salonunda çıkarken,İnci arkasından seslenmişti ona….Dönüp baktığında,biranda tekerlekli sandalyeden kalktığını gördü İncinin…Fazlasıyla şaşırmıştı gördükleri karşısında.İnci nasıl olmuştuda biranda ayağa kalkmıştıki?…
Burak a yaklaşıp derin derin gözlerine bakarken,
-“Benimle tanışamaya çalıştığın o günlerde hiç inanmamıştım sana….Servet avcısı dedim kendi kendimw.Bu kadar yakışıklı adamın benimle işi ne dedim…Ama sen kendine inandırdın beni.Evlilik teklifi ederken,fakir olsamda severmiydin diye sorduğumda,samimi cevap vereceğine inanacak kadar bağlanmıştım sana….Ama evlendikten sonra ortak hesabımızdan,ailenin hesabına küçük miktarlarda yatırdığın o gizli paraları farkettim…Sonrada ailenin borç batağında olduğunu öğrendiğimde,artık bana olan sevgini sorgulamaya başlamıştım bile….Babam artık çok huzursuz olmuştu bu öğrendiklerimizle…Beni gerçekten sevip sevmediğini öğrenmek için,bu kötürüm numarasını yapıp,daha sonrada servetimizi günden güne kaybettiğimize inandırdık seni…Senden istediğim sadece beni sevmendi oysaki….Ve servet avcısı Burak Şahin,kötürüm ve fakir eşine bir ay katlanabildi işte….Şimdide yeni avların peşine düştü galiba…”İncinin bu söyledikleri karşısında donup kalmıştı Burak…Bu yaşadıklarının hepsinin ,tıpkı kendi ailesiyle kurguladığı gibi bir oyun olduğuna inanmak istemiyordu…İnci yanına yaklaşıp gözlerinin içine bakarak,
-“Evlilik bir çıkar üstüne kurulmaz,Burak Şahin….Ava giderken avlandın malesef…Şimdi o iğrenç düşüncelerinide alıp yıkıl karşımdan…”İnci nin söylediği sözler canını yaksada,bu yaşadıklarını fazlasıyla hakettiğini düşünerek koşar adımlarla çıkmıştı salondan…Resul bey kızına sarılırken,ilk zamanlar kendisine inanmadığı için büyük bir pişmanlık yaşadığınıda hissediyordu İnci nin….Yazar Suat