Henüz senenin başlarında,sınıfa orta boylarda,oldukça suskun ve erkeksi tavırlarıyla yeni bir kız öğrenci dahil olduğunda,herkes şaşkınlıkla ona bakıp kalmıştı.Yeter diğer kızlar gibi güzelliğe düşkün,konuşma tavrını nazik olmayı abartacak derecede garipleştirecek kadar değiştirmeyen çok sade biriydi gerçekten.Sekiz erkek kardeşin içinde tıpkı bir erkek gibi yetişmiş,yüreğinde örf adet ve gelenek göreneklerini tam anlamıyla harmanlamış biriydi…Hiçbir haksızlığada eyvallahı olmadığını daha ilk günden sınıfın en güçlü erkeğiyle yaptığı kavgadada göstermişti nitekim.Hakan onu güçsüz görüp,oturduğu sıradan kaldırmak için apar topar itikleyince,tüm sınıf iın gözünde alay konusu olmayı gruruna yedirememiş,tüm ders boyunca en arka sıraya oturup,sinirini yatıştırmış,sonrasında ise tenefüs zili çalar çalmaz,Hakanın gözüne savurduğu güçlü yumruk darbesiyle,iri cüssesine rağmen yere yıkmayı başarmıştı onu…Bu duruma şahit olan herkes,öylesine şaşkınlık yaşamıştıki.Çelimsiz bir kızın,Hakan gibi iri yarı birini bu hale koyması o gün tüm okula yayılmıştı…Hakan ın moraran gözü ise herkesin Yeter e karşı bir korku beslemesinede neden olmuştu açıkçası…

Kimbilir belki Yeter de bu şekilde yetişmek istemezdi ama o bu durumdan hiç şikayetçi deilmiş gibi görünmüyordu gerçekten…Yine birgün,sınıfın en içine kapanık ve pısırık öğrencisi Hamdi yi okulun arka bahçesinde birkaç çocuğun sıkıştırmış ve tartaklamakta olduğunu gördüğünde,o sakin kız biranda aslan kesilmişti sanki…Koşup Hamdiyi önce ellerinden kurtarıp,sonrasında ise hepsine birden kafatutup diklenmesi cesaretini ve merhametini de herkese kanıtlamıştı.Diğer öğrencilerden farkıda ilk anda anlaşılıyordu gerçekten…Tüm sınıfın merak ettiği ise neden diğer kızlar gibi giyimine kuşamına dikkat etmediğiydi.Belkide onu hiçbirzaman düşündükleri göremeyeceklerdide…Sonraki zamanlarda sınıfta meydana gelen bir hırsızlık olayında,hırsızlığı yapanı gördüğü halde saklayıp böyle işlerden vazgeçmesi için fazlasıyla uğraşığı,parası çalınan arkadaşına kendi cebinden para vermesi ve bu olayı kimselere duyurmak istememesi dilden dile dolaşır olmuştu sınıfta…İyilik dolu yüreği,takındığı erkeksi tavrı bile şirin gösterir olmuştu herkesin gözüne.Samimi ve içten yapısı,suskun olmasına rağmen hemende kendini belli ediyordu…Delikanlılık adı altında okulun köşe başında birbilerine giren o erkek bozmalarının yanında Yeter in delikanlılığı daha fazla konuşulur olmuştu sonraki zamanlarda….Kızların canımlı,cicimli muhabbetlerine,incelikten kırılırcasına konuşmalarına hoş bakmadığınıda herkes biliyordu artık .Bu yüzden olsa gerek sürekli yalnız bir köşede geçirirdi okuldaki vaktini.Köyden geldiği için hergün çamur olan ayakkabıları ve kaba saba konuşmasıyla ilk günlerde dalga geçenler sonralarıda çok pişman olmuşlardı onu gerçek anlamda tanıdıklarında….

Dönemin sonlarına doğru sınıfta herzamanki gibi bir gruplaşma olmuş,iki zıt kutup birbirine girmişti sonrasında.Sandalyeler havada uçuşmuş,camlar kırılmıştı bu büyük kavganın sonunda…Tabi olay duyulup,müdür yardımcısı Hamit hocanın kulağına gidincede sınıfta herkesi bir titremedir almıştı…Hamit hocanın meşhur dayağını akıllarına getirdiklerinde,herkesi sindirmeye yetip artmıştı o an yaşanılan korku.Sonrasında müdür yardımcısı sınıfa girip herkesin gözlerine bir hışımla bakarak,bu olayın sorumlularının derhal ortaya çıkmasını,yoksa tüm sınıfın okuldan uzaklaştırılacağını söylemişti bağırıp çağırarak.Eğerki biri “ben yaptım”dese başına gelecekleri peşin peşin bildiğinden kimse sesini dahi çıkaramıyordu…Herkesin okuldan atılma endişesiyle suskunluğa ve korkuya büründüğü o anlarda Yeter ayağa kalkıp,tüm bu zararı sınıfa kendisinin verdiğini söyledi,gözlerini dahi kırpmadan.Biraz önce sınıfta karşılıklı birbirlerine delikanlılık dersi verenler,tüm bu olup bitene susup kalmış,kendilerinin bu olaya neden olduğunu söyleyememişlerdi…Yeter,Hamit hoca nın önünde sınıftan çıkıp giderken,bu arkadaşlarınında onu son görüşü olmuştu…Sınıf arkadaşları bu işten zarar görmesin diye kendini feda etmişti birbakıma.Sonrasında herkes köyünde çobanlık yaptığını işitmişti Yeter in.Doğruluğuyla,merhametiyle,güzel gönlüyle delikanlılık peşinde koşan nice erkeklere nazaran namı okulda yürüyüp gitmişti uzun yıllar boyuncada…Yazar Suat